İş ortaklarınızı web siteniz sayesinde mi yapıyorsunuz diye çok soruyorlar. Cevap hayır, anlatayım…
1998’de üniversite birinci sınıfta okurken, liseden bir arkadaşım bize geldi. Web sitesi yapmayı öğrendim dedi, açtı Frontpage’i anlattı, bak böyle yapılıyor diye biraz gösterdi. Sonra araştırmaya başladım, oturdum internette araştırdım, nasıl yapılır öğrendim. Laetitia Casta diye bir manken vardı, çok beğenirdim, oturdum onun için bir fan sitesi yaptım. Hakkında ne varsa topladım, fotoğraf, duvar kağıdı, video, ropörtaj, koydum hepsini siteye. Cafe Casta koydum ismini de. Çok beğenildi, iyi ziyaretçi almaya başladı. Boşa gitmesin dedim, reklam koydum içine. O zamanlar Türkiye’de internet reklamcılığı falan yok, reklam verenler hep yabancı. Banner’a tıklanınca para ödüyorlardı. Her ay 50-100 dolar çek geliyordu bana, babama veriyordum, bankadan bozdurup getiriyordu bana parayı.
Zehri kanıma almıştım. Forum furyası patlamıştı, oturdum yazılımla ilgili İngilizce bir forum yaptım. Kısa sürede yükseldi, ayda 500-1000 dolarlar kazanmaya başladım. İnternetten para kazanmak çok güzeldi, bu konuda kendimi geliştirdim. Sitelerin devamı gelmeye başladı…
Kanseritedaviet.com diye bir site açtım. İngilizce bilimsel araştırmaları çevirip, bu hastalıkla ilgili son gelişmeleri Türkçe’ye çevirdim ve yayınladım.
Bu sırada mesleğimde de artık internete doğru kaymaya başlamıştım. İngiliz kozmetik markası The Body Shop’ta 2,5 sene çalıştım ve markanın resmi web sitesini yönettim.
2007’de Finans Yatırım’da işe başladım. Borsa işlem platformu Finansonline.com’da iş geliştirme bölümünde 3 sene çalıştım. Başka internet siteleriyle ortak projeler yaptık.
Aynı sene bir arkadaşımla beraber Türkiye’nin ilk kişisel finans blogu Tuketicifinansman.net’i kurduk. Sitemize reklam aldık, bankalarla iş birliği yaptık. Baktım güzel para kazanıyorum, sadece bu işe yoğunlaşmak için işimi bıraktım ve evden çalışmaya başladım. Web sitemden kazandığım parayla 4 sene home-office çalıştım. Bu siteye hala devam ediyoruz.
2009’da yine iki arkadaşımla birlikte bir eğlence bloğu kurduk. Ayda 1 milyon ziyaretçi almaya başladık. 2010’da Turkcell sponsorluğundaki Türkiye Blog Ödülleri’nde En İyi 3. Eğlence Bloğu ödülünü aldık.
Aynı yıllarda Bankabasvuru.com diye bir site açıp bankalar için kredi kartı ve kredi başvurusu topladım, komisyonla para kazandım.
2012-2013 yılları arasında bir girişimcinin kişisel finans platfomu Paradurumu.tv’yi yönettim.
2014’te yurt dışına taşınacağız diye işten ayrıldım. İşler plandığı gibi gitmedi ve yurt dışı planı iptal oldu. 1 yıl boyunca istediğim gibi bir iş bulamadım ve evde otururken sırf çok güzel adres diyerekten Makyajvideolari.com’u kurdum. Sosyal medyasıydı, reklamıydı derken o site de büyüdü ve bu sayede Merve beni buldu, LR’ı anlattı ve bu işe başladım.
Şimdi LR için bir web sitem var. Sizler nasıl iş ortaklarınızı LR’ı çevrenize, eşe dosta anlatarak, facebook’tan, instagramdan, el ilanı dağıtarak, sahaya çıkarak anlatıyorsanız; ben de bu şekilde anlatıyorum. Web sitesinde yazılanı okuyup da kimse üye olmaya karar vermiyor tabiki. Kimse tanımadığı birisine öyle kolay kolay üye olmuyor, çünkü bu iş güven işidir. Telefonda, whatsapp’ta, emaille dakikalarca, bazen günlerce yazışıp, ürünler ve sistem hakkında o güveni verip, ondan sonra iş ortağı olmaya ikna ediyoruz…
Web sitesi var, malı götürüyor diye düşünenler var biliyorum. Ama bu ne benim oraya üyelik formu koymamla, ne de web adresimde üyelik kelimesi geçmesiyle alakalı. Öyle olsaydı web sitesi olan herkes aynı başarıyı yakalardı. Yazının başında verdiğim hayır cevabını açmam gerekirse, hayır web sitem sayesinde değil; iş ortaklarımı bilgiyle, tecrübeyle ve emek vererek yapıyorum.
(Fotoğraf web sitemden. Herşeyinin kopyalanmasına çok alıştım ama zamanında Google Görseller’den bulduğum şu 3 fotoğrafın bile aynı şekilde alınıp kullanıldığını görünce çok gülüyorum :))